Hacettepe Üniversitesi ve Macaristan’da özel eğitim kurumu Mathias Corvinus Collegium (MCC) işbirliğinde “Eğitimden Diplomasiye Türkiye-Macaristan İlişkileri” başlıklı panel düzenlendi.
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (AHBVÜ) Dekanı Prof. Dr. Fırat Purtaş, Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi’ndeki panelde yaptığı konuşmada, Ukrayna- Rusya savaşının başlamasının ardından bölgede ve Avrasya’daki jeopolitik durumun önemli derecede değiştiğini belirtti.
Purtaş, Avrupa Birliği’nin (AB) bunun ardından Rusya’ya yaptırım uygulanması nedeniyle farklı enerji kaynakları aramaya yöneldiğini anlattı.
Bu durumda Türk Devletleri Teşkilatının (TDT) AB için daha çekici bir ortak haline geldiğini kaydeden Purtaş, AB ile Orta Asya ülkeleri arasında da görüşmeler olduğunu ifade etti.
Purtaş, son 2 yılda bağlantı açısından Asya ile AB arasında enerji, ulaşım ve insan hareketliliği gibi konularda artan girişimlere işaret ederek, “Türkiye, AB için, bu bağlantı için, önemli bir ortak.” dedi.
TDT’nin Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de bir ofisi olduğunu hatırlatan Purtaş, bunun AB ile TDT arasındaki işbirliği ve ortaklık için de önemli olduğunu vurguladı.
Türkiye ile Macaristan arasındaki ilişkiler güçleniyor
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şuay Nilhan Açıkalın ise son birkaç yılda Türkiye ile Macaristan arasındaki ilişkilerin çok güçlendiğini kaydetti.
Açıkalın, iki ülke arasındaki tarihi ilişkilerin büyük bir geçmişi olduğunu ve iki toplumun da uzun ve derin bir ilişkisi bulunduğunu söyledi.
Toplumlar arasındaki tarihi bağın bu dönemde farklı alanlarda daha güçlü ve yüksek kapasiteli işbirliklerinin kurulması açısından önemli olduğunu vurgulayan Açıkalın, “Rusya-Ukrayna savaşı, iki ülkeyi bir araya getirecek birçok fırsat oluşturuyor. Bölgesel ve küresel meselelerde Macaristan’ın tutumuyla Türkiye’nin tutumu birçok benzerliği barındırıyor. Pek çok işbirliği alanımız var ve bunlardan biri kesinlikle göç.” diye konuştu.
Açıkalın, özellikle iki ülke arasında enerji alanındaki işbirliğine dikkati çekerek, Rusya-Ukrayna savaşının başlamasının ardından Türkiye, Macaristan, Azerbaycan ve Katar’ın yalnızca Macaristan’a değil, tüm Avrupa’ya faydası olacak şekilde sürdürülebilir enerji güzergahı oluşturmak için çalıştığını dile getirdi.
Türkiye ile Macaristan arasındaki güçlü ilişkilerin Türkiye ile AB arasındaki ilişkileri geliştirme konusunda önemli rol oynayabileceğini ifade eden Açıkalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu yıl birkaç kez Macaristan’ı ziyaret ettiğini, Başbakan Viktor Orban’la hem Macaristan’da hem farklı ülke ve etkinliklerde bir araya geldiğini hatırlattı.
Macaristan, Türkiye’nin AB üyeliğinin büyük destekçisi
Mathias Corvinus Collegium (MCC) Uluslararası İlişkiler Direktörü Noemi Palfalvi de MCC’nin 27 yıl önce kurulduğunu, şu anda 28 merkezleri olduğunu ve ilkokuldan doktoraya kadar ücretsiz eğitim sağladıklarını anlattı.
İnsanlar arasındaki ilişkilerin önemine dikkati çeken Palfalvi, gelecek nesiller ve dünyanın her yerinde bu bağlantının önemli olduğunu vurguladı.
Palfalvi, bir eğitim kurumu olarak öğrencilerin dünyayı olduğu gibi anlamalarını sağlamaya çalıştıklarını aktararak, insanların dünyanın diğer yerlerindeki toplulukları anlayabilmesi gerektiğini dile getirdi.
Kültürel işbirliğinin de önemine dikkati çeken Palfalvi, “Macaristanlılar, Türkiye’nin AB üyeliğinin büyük destekçisi olduğunu vurgulamanın da önemini belirtmek istiyorum.” ifadelerini kullandı.